okumalı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
okumalı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Ağustos 2017 Pazar

Kayıp Aranıyor






Riyakarlık aşağılığın en son haddidir. Sahiden iyi insanlar,kötüler hakkında laf söylemezlerdi. (...)Riyayı kaldırırsanız mesele yoktur, kötüler hemen saflarına iyiyi alıverirler. Önemli olan kötülüğü iyilikle beraber ortadan kaldırmaktır. O zaman insanlık denilen şey kafasını kaldırır: Durum bakalım, der,' biz de varız.'"


Roman kahramanları;Cemal,Nevin,Özdemir,Kolsolos Vildan Bey,Biletçi Çocuk ve Kamarot İrfan

Nevin yaşadığı yerde herkes tarafından sevilen biridir.Mahallenin koca yürekli ablası,herkesin derdini dinleyen,sohbet eden,onları anlamaya çalışan bir insandır.
Babası eski konsolos olmasıyla, hayatı rahat ve bolluk içinde geçmiştir.

Her yerde olduğu gibi burada da kötü niyetli,çekemeyen insanlar var.
Nevin kendini insanlara iyi tanıtmasına rağmen kötü niyetli insanlar bir kıvılcımına bakar ve bir anda o iyi kavramı gider kıvılcım aleve dönüşür. Kamarot İrfan'ın sözleriyle insanlar Nevin 'in onunla bununla kahvede sürttüğünü konuşmaya başlar.Bunun üzerine babasının onu çok şımarttığını düşünürler. 
Kocası Özdemir, Nevini pek sevmemiştir. Özdemir, Nevini gerekli bir eşya gibi görmüş ve bulamayınca tedirgin olurken,Nevin'de kocası Özdemir'i yanında bulamayınca tedirgin oluyor.
Bunun üzerine Nevin,Özdemir'de bu muameleyle karşılaştığı için balıkçı Cemal'le dolaşmaya başlar.
Nevin,Kocasından boşanmayı düşünür ve boşanma işlemleri için Ankara 'ya gider.Boşandıktan sonra tekrar İstanbul'a dönen Nevin, yaşadıklarından artık çok bunalmıştır ve huzuru aramaktadır.

Bunda kayıp olan ne derseniz Nevin kayıp! Çünkü babasına bir mektup bırakıp her şeyden uzaklaşmak için bir trene atlayıp izini kaybettiriyor ve hiç bir şekilde Nevin'den haber alınamıyor.
Sait Faik'in okunmaya değer Romanlarından biri Gönül rahatlığıyla alıp okuyunuz.
Tavsiyemdir.🙂




3 Ağustos 2017 Perşembe

Patasana


YAZAR:Ahmet Ümit
ESER ADI: Patasana
SAYFA SAYISI:520(Cep Boy)
YAYINEVİ: Everest Ya.
Tanıtım Bülteninden;
Gaziantep yakınlarındaki antik Hitit kentinde bir kazı. Üç bin yıl önce yazılmış  tabletler.Tabletlerin  bulunması ile başlayan cinayetler. Yazman Patasana'nın itirafları. Parlak güneydoğu güneşinin altında karanlık sırlar. Hititlerin tükenişi,Asurlular... Osmanlı'nın son dönemleri, Ermeniler... Günümüz Türkiye'si,Kürtler... Akan kardeş kanı... Bu toprakların değişmeyen yazgısı: Şiddet ve aşk... Bu topraklardaki kanlı tarihe bir ağıt... Bu toprakların zengin kültürüne bir güzelleme...

Kitabına adını veren Patasana,Hitit döneminde yaşamış bir saray başyazmanıdır. Mezopotamya dediğimiz bölgede yaşayan eski uygarlığın tabletlerini çıkarmak için Gaziantep'te arkeolojik kazı yapmak için bir grup arkeologun ve çevresinde gerçekleşen cinayetleri konu işlenmiş.
Ümit'in kitapları bölümlerden oluşuyor Patasana'da 28 bölüm ve 28 tablet var.

Yedi arkeolog; Esra,Bernd,Timothy,Teoman,Murat,Kemal ve Elif.Yapılan kazı çalışmaları sırasında Patasa'nın tabletlerine ulaşıyorlar ve bu tabletler Patasa'nın kendi hayatını anlattığı aynı zamanda kendi eliyle yazdığı tabletlerdir. Köy halkı tabletlerin bulundu yerde Kara Kabir'in yatırın olduğuna inanıyor ve kazı ekibini istemiyorlar.
Birinci cinayet, köyün yaşlılarından olan Hacı Settar'ın camii minaresinden aşağıya atılarak öldürülmesi bölge hakkının yatırın rahatsız edildiğine inanır.
Kazı ekibinin başkanı Esra, bu olaydan hem rahatsız olur hem de üzülür.Cinayeti soruşturmak üzere Yüzdaşı Eşref görevlendirilir ve Esra ile aralarında duygusal bir bağ gelişiyor.

İkinci cinayet ise; hem köy korucusu hem de köyün ileri gelenlerinden Cemşit Ağa'nın kafasının kesilmesi olur.

Üçüncü cinayet ise ;bakırcı ustasının oğlunun asılması olur.
                     
                               Dördüncü Cinayet ise;kazı ekibinden olan Kemal'in ölümü olur.

Tabletlerin bulunmasından sonra basın toplantısı düzenledir ve orada her şey açıda çıkar.

Ahmet Ümit'in okunmaya değer kitaplarından merakınız varsa gönül rahatlığıyla alıp okuyabilirsiniz.





27 Temmuz 2017 Perşembe

Kar Kokusu

Herkese Merhaba,

Bir Ahmet Ümit romanıyla yine sizlerleyim. Genel bilgileri şöyle vereyim.

                       Yazar: Ahmet Ümit
                        Yayınevi: Everest yayınları
                        Sayfa Sayısı: 288

İlk 1998'de yayımlandı Kar Kokusu.
Benim şuan elimdeki Ekim 2016 yılına ait 18.basım 
Kar kokusu Ümit'in okuduğum romanları arasından 4. sırada 5/3 puan veriyorum.

Türkiye'de 1980 darbesi sonrası Moskova'ya uluslararası bir okula eğitim için gönderilen  TKP 'li bir grup Türk öğrencileri arasında geçen olay ele alınmış.
Olay, grupta bir köstebek olduğu öğreniliyor ve ardından cinayetin işlenmesiyle başlıyor.
Olay karakterlerin tek tek KGB ajanları tarafından sorgulanıyor.Ve cinayetler gün ışığına nihayetinde çıkıyor.
Roman her ne kadar siyasi içeriği ağır olsa da, romanı okuduğunuzda polisi-gerilim türünde olduğunu anlaşılıyor.
Yarı otobiyografik bir roman olmasıyla karakterlerin iç dünyalarına misafir oluyoruz.Bu bölümler biraz sıkıyor ve merak duygusunu diğer romanlara göre uzaklaştırıyor.
Asla zaman kaybı değil,okumanızı tavsiye ediyorum.


Okuduğunuz Ahmet Ümit romanlarını,yorumlarınızı.fikirlerinizi bekliyorum.
Sevgiler 😊




21 Temmuz 2017 Cuma

İstanbul Hatırası

kapak resmi



Bugün Byzantion'dan İstanbul'a uzanan,heyecan yüklü beni kendine hayran bırakan, tarihi yolculuk yaptıran aynı zamanda polisiye içerikli romandan bahsetmek istiyorum.
Ahmet Ümit ile ilk İstanbul Hatırası romanıyla tanıştım. Ne kadar övgü dolu söz varsa hak ediyor doğrusu.
Roman,İstanbul'un tarihi ile ilgili pek çok bilgi içeriyor ve Ümit'in diğer romanlarındaki baş kahramanı Başkomiser Nevzat, bu romanda da eşlik ediyor.
Konusu olarak, Peş peşe işlenen cinayetler Başkomiser Nevzat ve yardımcılarıyla İstanbul tarihi hakkında bilgi edinmeleri sağlayacak.Olaylar çözüme ulaşmaya başlarken ana karakter iç dünyasında hayatını,anılarını, pişmanlıklarını,arkadaşlıklarını sorgulamaya başlıyor...
...

sevgiler...🙂





18 Temmuz 2017 Salı

Değirmen


Merhaba, bir haftayı daha geride bırakırken bende bir kitabının sonuna geldim.Bir Sabahattin Ali hayranı olarak bu hafta ki blog misafirim Değirmen öyküsü olsun dedim.



Yazar: Sabahattin Ali
Eser :  Değirmen
Sayfa:137
Yayın evi :YKY

Ali'nin daha önce bütün romanlarını okuduktan sonra bu öykü kitabı açıkçası pekte beklediğim gibi değilde, Dil bakımından değil içerik anlamında beni tatmin etmedi.Kitabın içerisinde 16 tane kısa hikayeler var ve beni en etkileyen ilk hikayesi, kitabında adını taşıyan değirmen hikayesi oldu.Her bir öykü sizi konunun içine davet ediyor ve sizde seve seve konuk oluyorsunuz. Öyküler bambaşka yerlere götürüyor, merak duygusu uyandırmıyor değil. Diğer hikayeleri de güzel kötü değil ama sanki hikayenin sonu hava da kalıyor gibi geldi.
Haftaya görüşmek üzere Sevgiler...